Cuma, Ocak 22

döpiyes..


Arayı epey uzatmışım. Uyku sorunu yaşıyorum son günlerde. Hayatı şımararak ve bol bol tökezleyerek hızla sindiriyorum. Sabit bir konum yok, her an herşey olabiliyor. Gün içinde otuzbeş ruh haline soyunup kırk tanesini giyiniyorum. Biraz gerginim, biraz huysuz ama yine de huzurlu...

Evdeki işlevsiz televizyonumun yanına ona arkadaşlık etsin diye bir kutu aldık. Kutuda bir sürü kanal var, benim gibi tekdüze ve sınırlı televizyon izleyicisine hırs oldu bu kutu. Akşam eve gelince hemen seromoniyle televizyonu açıp kendisine sıfır olan koltuğumuza kurulup kendimizi enteresan kanallara adıyoruz sevgili sevgilimle. Evin yeni üyesi, kumandalı kutuya madem her ay bu parayı ödeyeceğiz, sonuna kadar sömürmeliyiz. Olağan kanalları bir saatten fazla seyredince içimiz acıyor. İşçisini hırsla çalıştıran patronlar gibiyiz ikimiz de. Yemek yerken, tuvaletteyken, su içerken, uyurken, müzik dinlerken, sohbet ederken.. kanallar onla ilgilensek te ilgilenmesek te bizim keyfimize hizmet etmekle yükümlü.

Hayatıma temiz bir sayfa açmaya karar verdim. Blakberide hop zıp diye anlamsız bir grubum var. Grubun üyeleri de hayatıma en yakın insanlar. Bu insanlar topluluğu sabah öğle akşam sürekli allengirli yemekler hazırlayıp tabak dolusu fotoğraflar çekip grupta yayınlıyorlar. İtiraf ediyorum, özendim onlara. İşte bu noktada yeni bir sayfa açtım hayatıma. Sayfayı açtım da içini henüz dolduramadım. Neyse ilk adım olarak migrosa gidip alışveriş yaptım. Deneysel mutafağımda bana ait soslarla tatlandırılmış, antik çağ yemeklerini modernize etmeye karar vermiştim. İlk eserimin adını "savaşta şehvet" koydum. Uzun kesilmiş kırmızı biberler tırnak izlerini, tarçınlanmış tavuk dilimleri göğüs göğüse savaşanları, soya filizleri yeni hayatın doğuşunu, tatlı ekşi sosum da aşkın tadını temsil ediyordu. Denek olarak sevgili sevgilim farkında olmadan eşlik bana. İlk tabağı ekmeğini bandıra bandıra yedikten sonra "biraz daha koy ama susuz olsun bir de şu uzun yeşil solucana benzeyen şeylerden koyma" diyerek savaş ve şehvet gibi iki güçlü duyguyu silip süpürdü. Ertesi gün sodayla şişirilmiş patatesli, bezelyeli, soya kıymalı börek yaptım, tavada ısıtıp yedi. Sonraki gün yaptığım şehriyeli pilav ve fırında patatesli tavuk onu daha çok memnun eti. Sanırım erkeğin midesine giden yolu fazla kurcalamamak gerek. Netekim tatlıma karşı son yorumu "yaptığın herşeyin üstüne böğürtlen dikmek zorunda mısın acaba" oldu. İçindeki kocaman çikolata parçalarını ve üç renkli katmanını hiçe saydı. Oysaki ben o tatlıya bayılmıştım, vurulmuştum, bitmiştim. Oysa kendime döpiyes alma cürretine girmek üzereydim. Üstelik ablama benim için bir önlük almasını salık vermiştim (salık verme lafını kullanmayı hep istemişimdir, uysa da uymasa da kullandım, rahatladım). Böyle azımsanmak insan haklarına ayrıkırı olmalı, isyan ediyorum, vicdanen reddediyorum.

Birkaç gündür kombi bozuk. Ara vermemin bir nedeni de budur. Uzun incelemeler ve denemeler sonunda yarın tankı değiştirmeye karar verdiler. Yirmi dakikada bir sönen kombinin şalterini indirip beş dakika sonra kaldırma görevinde nöbet paylaşımına gittik. İkimiz de sıramızdan ödün vermiyoruz. Geceleri elektrikli battaniye tarafından ısıtılmış yatağa girip, sabah ızgaraya yapışmış gibi etlerimizi battaniyeden sökerek uyanıyoruz. Bence ısındıktan sonra kapatmalıyız, kavrulmaya ve negatif iyonlarla dolmaya gerek yok diye isyan bayrağını çektiğimde, abuk sabuk rüyalarımdan birini görüyormuşum da sayıklıyormuşum muamelesi gördüğümden susup pişmeye karar verdim.

İnsanın soğuktan kanı donuyor, elleri karıncalanıyor. Isınmış yatağıma doğru yönelmemin vaktinin geldiğine delalettir bu. Sırtın, popon sıcakta, yüzün mimiksiz soğukta uyku moduma geçmeliyim.
Sevgili Arzu, özet geçme ısrarına karşılıktır bu yazım.. İlham denilen şekilsiz şey kış uykusunda ve iç sesim sıcak diyarlara tatile gitti. Kısa zamanda dipçik gibi dönmeyi planlıyorum. Görüşürüz kuzucum..

3 yorum:

  1. Bu karda kışta, üstelik bozuk kombili ortamlarda beni kırmadığın için teşekkür ederim.. kendimi önemli hissettim, sağol :)

    YanıtlaSil
  2. ben de güzel yemekler yapmak istiyorum, içimizdeki kadın yüzünü göstermeye başladı demek mi bu :) ama tadı eksik oluyor, ne yapmalı ? :)))

    YanıtlaSil
  3. yaa bu hatun arada ce ee yapıp beni korkutuyor, sonra dil çıkarıp uzaklaşıyor. sanırım içimdeki kadın da pek olgun birşey değil ;)

    YanıtlaSil

üşenme, erteleme, vazgeçme, yorumla..