Pazartesi, Nisan 2

gark oldum..



Gayet olağan bir pazartesi sabahında uyandımdı... Yok başka ne olacaktı..
Fekat nasıl olurdu, salondaki kanepede uyanmıştım.. Üstelik ağzımın altında sarı scotch brite ile.. Ayağa kalktığımda içimden bir kağıt düştü yere.. Biri mektup yazıp içime atmış, olacak şey mi.. "ben kutu değilim" diye sinirlendim önce sonra geçti.. Açtım kağıdı.. İçimin Hijyen Hatunundan bana yazılmış bir mektuptu;

"Bazen sadece bekliyor insan.
Bahar gelmiş.. yaz geçecek.. karlar başlayacak.. Dört mevsim bekleyebilirim, sakıncası yok.
Nasıl beklediğimin önemi yok. Hep aynı yerde saniyelerce bekleyebilirim. Ne beklediğimin de bir önemi yok. Beklentime anlam ve umut katmak istemiyorum. Sonra yıllarca geçmeyecek bir sürgüne dönüşüyor yaşamak..
Yaşamak dediğin ölmemek değil mi bir yerde? Zaten her halükarda ölene kadar beklemiyor muyuz?

Beklerken temizlik yapıyorum bazen..
Gaz ve toz bulutu değil mi oluşumu.. öyle çok toz var ki dünyada, temizlemekten canım çıkıyor. Siliyorum, her yeri defalarca siliyorum. Sonra ışığı yakıp karşısına geçiyorum. Kahvemi koyana kadar tozlar yeniden oluşuyor. Siliyorum.. Uzanıyorum.. Uyandığımda her yerde oluyorlar. Üreme şampiyonu bunlar.. Nedenleri yok, başka işleri yok, engelleri yok..sürekli çoğalıyorlar. Sonra saçıma konuyorlar, kıyafetlerime yapışıyorlar, televizyonumu gasp ediyorlar, telefonumdan duvarlarıma kadar her yerdeler.. Siliyorum.. Uyanıp uyanıp siliyorum.. Yatağımda yatmıyorum, uyanamam diye.. Salona konuşlandım, bezim elimde bekliyorum.. Zaman nasıl geçiyor bilmiyorum.

Köpeğim var benim.. Üstü tozlansın istemiyorum. Onu da siliyorum.
Tozlanmasın diye onu sildiğimi görenler olursa çok gülürler bana. Bence hiç komik değil. Ama komik olduğumu söylüyorlar bana bazen. Ama bazen..
Oysa ben sadece bekliyorum."

Mektup kağıdını katladım.. Saate baktım. Juliete baktım.. İşe geç kalmıştım, dışarı çıkartamayacağım için camı açtım. O camdan dışarıyı izlerken ben de giyinip çıktım.
Bu kadar.

(yazar burada hissiz, duygusuz bir insan olduğu mesajını mı vermek istiyor amacı nedir ben anlayamadım sahisi)


2 yorum:

üşenme, erteleme, vazgeçme, yorumla..