Pazar, Temmuz 29

sor bana pişman mıyım



"Sen çok güzel bir kadın olacaksın ve ben yanında olamayacağım" demişti bir gün. Öyle durup dururken..
Çok sevdiği, kırmızı fırfırlı elbisem vardı üstümde. Küçük kız çocukları gibi mutlu ve şımarık günlerimdi. Terastaki sedire uzanmıştık ikimizde.. Aynı külahtan çilekli dondurma yiyorduk.. Yok aslında ben yiyordum, o daha çok benim dudaklarımı yiyordu.
"Seninle böyle bir ömür geçirebilmek için hemen şu an kolumu verebilirim.. yeter ki tadın hep ağzımda olsun" dedi sonra.. Her haltı bildiği gibi ilişkimizin yazgısını da biliyordu aslında. Bir şeyler yolundan çıkacaktı ve gelip bizim patikamıza düşecekti. Topraklarımız çatırdayacak, aramızda uçurumlar açılacaktı..
Umursamıyordum dediklerini. Onsuz bir hayat olamazdı, bunu aklım almadığından, gereksiz bir duygusallık anında olduğumuzu düşünüyordum. Bir anda yoruldu, kurduğu cümlelerden, o anda aklından geçenlerden bitkin düştü.. Ağır ağır düştü üstüme, göğsüme koydu kafasını, boşta hiç bir yerimi bırakmadan sarıldı. "Sensiz nasıl devam edeceğimi bilemiyorum bu lanet hayata" dedi. Dondurmam kayıp düşmüştü elimden..

O gün yollarımız ayrılırken biliyordum.. Zamansız sızlayacak bir yara olarak hep kalacaktı göğsümün orta yerinde.

Şimdi leş gibi sıcak bir gecede, yıllardır açmadığım o sandıkta bir kitap ararken bulduğum kırmızı fırfırlı elbisenin karşısında sanki hala kanıyormuş gibiyim.

Güzel bir kadın olamadım. Senin olmadığın hayatta tüm güzellikler silindi zaten. Kimsenin yanına uzanıp ona kalbimle sokulamadım. Artık ne sonsuz mutluluklar albümüm var ne de sana anlatmak için biriktirdiğim tatlı hayatlar..

Bu kadar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

üşenme, erteleme, vazgeçme, yorumla..