Salı, Ocak 11

aşk'a..


Okul ne ola ki.. Benim üniversitem sendin.. Binerdim sarı bir otobüse, üstünde güreşen pehlivan resimleri.. Yoldaki çizgileri saya saya gelirdim sana..
Otogar kalabalığında beklerdin beni. 2 saat 15 dakika.. saniye saniye sayardım, o zamanlar böyle beş dakika boş vaktimi yatırmazdım uykulara..
Ne güzel karşılardın sen.. Nasıl kucaklardın..
Şımarığın tekiydim o zamanlar.. boynuna atlar, dünyayı durdururdum..
Yol boyunca durakları sayardık.. Edirne, Babaeski, Lüleburgaz, Kınalı, Silivri, Kumburgaz, Çatalca, Bahçeşehir, Mahmutpaşa, Şimşek.. Kimseler bilmeden papatyalarımı paylaşacağım Şimşek..
Metalik bir arabaya binerdik, plakası "au".. Bir saniye susmadan anlatırdım koca haftayı.. Bir detayı atlamadan.. Yorulurdun beni dinlemekten, anlamazdım o zamanlar.. Şimdi anlayabiliyorum surat ifadeni.
Hep aynı cümle çıkardı ağzından "sen çok güzel bir kadın olacaksın ve ben bunu kaçıracağım".. Anlam veremezdim, düşünmezdim, güler geçerdim. Sahi ben her şeye güler geçerdim. Varoluşsal sorunum, sırıtıklık..
Yanağını okşardım, yanakların avuçlarınım arasında "şimşek, ben seni çok özlüyorum yahu" derdim, direksiyonu bırakıp sıkardın ellerimi "kahretsin" çekerek. Anlamazdım.. İçim erirdi nedensiz.. Sen hep bilirdin, bense şimdi anlıyorum..

Göğsümde taşıdım yıllarca resmini.. Ben terlerdim, yüzün silinirdi, cüzdanından yeni bir resim çalardım. O zamanlar bilemezdim böyle bir gece ansızın silik siluetinle karşılacağımı.. Aniden saçma bir defter arasından çıkıp düşeceğini.. Bilemezdim aşk.. Aklımın ucundan geçmezdi, ben böyle "sen de kimsin" gecelerindeyken, senin bir artıkçının kollarında sabahları getireceğini..

Artık söyleyemesem de sana "ben seni çok sevdim".. ve sen hala bir fotoğraf lekesisindir terleyen göğsümde..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

üşenme, erteleme, vazgeçme, yorumla..